Soru 68: Öyleyse, deneyüstü ve mutlak gerçekleri araştıran metafizik mümkün değil midir?

Bütün bilgiler, deneyin sağladığı maddeden (muhtevadan) ve anlayışgücünün bu maddeleri işlemesinden elde edildiğine göre, deneyde verilmemiş yani deneyin bize bildirmediği nesneler hakkında bilgi edinemeyiz. Bundan ötürü, evrenin, tanrının ve ruhun mahiyeti gibi deney - üstü nesneleri inceleyen metafizik alanında bilgi edinmemiz mümkün değildir. Kant, metafiziği eleştirirken, akılgücünü ele alır. Anlayışgücünün kategorileri (kavramları) gibi aklın da ideleri vardır. Ama aklın ideleri, deney - üstü nesnelere çevrilmiştir. Yani incelediği nesneler, deneylerimizde verilmemiştir.

Demek ki, burada bilginin ortaya çıkması için gerekli olan zorunlu bir şart yani deneyin sağladığı madde (muhteva) mevcut değildir. Bundan ötürü akıl, hayalî ve aldatıcı çözümler getirir. Metafizik alanında, deneyin üstüne yükselmeye çalışan akıl, çelişmelere düşer. Akıl, aynı problem hakkında ileri sürdüğü bir tezin hem kendisini hem de bu teze taban tabana karşıt olan iddiayı aynı kesinlikle savunabilir. Ama bir problem hakkında, taban tabana karşıt iki tezi aynı kolaylıkla savunmak, bu probleme gerçek bir çözüm getirmemek demektir. Yani bu konuda sağlam bilgimiz yok demektir. Meselâ «evrenin başlangıcı ve sınırı vardır» tezini, «evrenin başlangıcı ve sınırı yoktur» tezi kadar kesinlikle savunabiliriz; nitekim ikinci tezi de birincisi kadar kesinlikle savunabiliriz. Ama bunlardan sadece birinin doğru olması gerekir. Bu durum metafizikte, gerçek bilginin söz konusu olmadığını açıkça göstermektedir.

  • Gizlilik Politikası ve Şartlar
  •   © 2007

    Back to TOP