GELECEĞİ BiLMEK ÜSTÜNE

Francis BACON

Amacım, Tanrının gönüllere doğan sesinden, pagan tapınaklarındaki bilicilerden, doğal olaylara bakarak geleceğin kestirilmesinden söz etmek değil, daha çok, geleceğin karnındaki gizli şeylerin önceden bilinmesi üzerine bizlere anlatılagelmiş örnekler üstünde durmaktır. Cadı kadın, Saul'e şöyle der: "Yarın sen de oğlun da yanımda olacaksınız."1 Homeros'ta da şu dizelerle karşılaşırız:

"At Domus Aeneae cunctis dominabitur oris, et nati natorum, et qui nascentur ab illis. " 2

Roma İmparatorluğu'nun önceden haber verilmesi sanki bu. Tragedya ustası Seneca da şu dizelerle Amerika'nın bulunacağını önceden bildirir:

"...Venient annis
Saecula seris, quibus Oceanus
Vincula reruk laxet, et ingens
Pateat Tellus, Tiphysgue novos
Detegat orbes, nec sit terris
Ultima Thules." 3

Polykrates'in4 kızı düşünde, babasını Jüpiter'in yıkadığını, Apollon'un da merhemlediğini görmüştü: bir gün geldi babası bir alanda çarmıha gerildi, gövdesi güneşin altında tere bulandı, yağmurla da yıkandı.5 Makedonyalı Philippos düşünde karısının göbeğini mühürlediğini görür, karısının kısır kalacağına yorar bu düşü, ama falcı Aristandros, karısının gebe olduğunu, çünkü boş bir kabı hiç kimsenin mühürlemeyeceğini söyler ona.6 M. Brutus'un çadırında beliren bir hayalet de: "Philippis iterum me videbis,"7 der. Tiberius, Galba'ya: "Tu quoque, Galba degustabis imperium,"8 demişti. Vespasianus zamanında Doğu Roma İmparatorluğu'nda Judeas ilinden geleceklerin dünyaya egemen olacakları yolunda bir söylenti dolaşıyordu. Belki de kurtarıcımız İsa'nın gelişini bildiriyordu bu, ama Tacitus, Vespasianus dünyaya egemen olacak diye yorumlamıştı,9 Domitianus, kafası uçurulmadan bir gece önce düşünde ensesinin kökünden altın bir kafanın çıktığını görmüştü.10 Gerçekten de, soyundan gelenler uzun yıllar ülkeye altın bir çağ yaşattılar. İngiltere Kralı VI. Henry, VII. Henry daha çocukken, bir gün kendisine su getirdiği sırada "Uğrunda çarpıştığımız tacın saltanatını sürecek olan bu delikanlıdır işte!" demişti.11 Fransa'dayken Dr. Rena adlı birinden işitmiştim: ana kraliçe12 bilinmezden haber alma sanatına kaptırmış kendini, takma bir ad altında kocasının falına baktırmış; yıldızcıbaşı, kocasının bir düelloda öleceğini söyleyince kraliçe gülmüş, kocasının ikili kavgalarla dövüşlerin ötesinde bir yücelikte olduğunu düşünmüş içinden. Oysa kral gerçekten de bir mızrak yarışı sırasında, Montgomery'nin mızrağından kopan birkaç sivri parçanın yüzündeki siperi delmesiyle öldü. Çocukluğumda, Kraliçe Elizabeth'in gençliğinin en güzel yıllarını sürdüğü sıralarda, dilden dile dolaşan sözler şunlardı:

"Kendir tükendi mi İngiltere'nin sonu geldi. "13

Bundan çoğunlukla, adları "hempe" sözcüğünün harfleriyle başlayan prenslerin, daha doğrusu Henry, Edward, Mary, Philip, Elizabeth'in saltanatından sonra İngiltere'nin sonsuz bir kargaşalığa düşeceği anlamı çıkarılıyordu. Neyse ki, bu yalnız krallık sanının değişmesi bakımından doğru çıktı, çünkü şimdi krallara İngiltere kralı değil de Britanya kralı deniyor.14 1588'den önce, pek iyi anlayamadığım başka bir söz daha vardı ağızlarda dolaşan:

"Bir gün görünüverecek
Baugh ile May arasında
Norveç'in donanması kapkara.
Bu gelip geçtikten sonra
İngiltere, evler yap kireçle taştan,
Çünkü savaş görmeyeceksin bir daha. "16

Bunun da 1588'de gelen İspanyol donanmasını belirttiği söylenir çoğunlukla, çünkü İspanyol kralının ikinci bir sanı da Norveç kralı idi o zaman. Regiomontanus'un:

"Octogesimus octavus mirabilis annus. "17

sözünün de o zamanın sayıca değilse bile, güç yönünden denizlere açılmış en büyük donanmasına değindiğine inanılıyordu. Kleon'un düşü ise başkadan başka bir şey değildir bana kalırsa. Uzun bir canavar yutar Kleon'u; bu canavar onu alabildiğine tartaklayan bir sucukçu diye yorumlanır.18 Özellikle, yıldızcıların düş yorumlarıyla gelecekle ilgili sözlerini ararsanız buna benzer çok örnekler bulursunuz. Ben ancak birazcık inanılır gibi olan birkaçını saydım burda. Bana kalırsa bunları önemsememek, kışın ocak başında anlatılacak şeyler olarak görmek gerekir. Önemsememek derken, inanmamalı demek istiyorum, yoksa bu tür söylentilerin yayılması, yayımlanması hiç de önemsenmeyecek gibi değildir, çünkü bir zamanlar büyük zararları dokunmuştur. Bu konuda birçok önleyici sert yasa biliyorum. Bunların yayılması, tutulması üç nedenden ileri geliyor. Birincisi, doğru çıkanları hemen işitiliyor, doğru çıkmayanları da unutuluyor; çoğunlukla düşler de böyledir, ikincisi, olasılık belirten yargılarla belirsiz gelenekler de çoğu zaman, gelecekten haber verme gibi gösterilir. Geleceği bilmeye yeltenen insan, mantık sonucu olan apaçık şeyleri, bilinmez gelecekten verilen bir haber gibi göstermeyi tehlike saymaz. Sözgelişi, Seneca'nın yukardaki dizeleri. O zaman Atlantik'in ötesinde büyük karaların bulunabileceği, oraların yalnız denizle kaplı olamayacağı bir olasılık diye ileri sürülüyor, bunun kanıtlanmasına da çalışılıyordu. Platon'un Timaeos'u ile Atlanticus'unu19 da gözönünde tutarsak, insanın bu konuda gelecekle ilgili bir haber vermeye kalkışması yadırganamaz. Üçüncüsü ise, en önemlisi, bunların hemen hemen bütünüyle, aylak kurnaz kişilerin, olay geçtikten sonra kendi kafalarından uydurup ortaya attıkları yalanlar oluşudur.


Notlar

1-Kutsal Kitap, I. Samuel, XXVIII, 19.

2-"Aeneas'ın soyu bütün kıyılara hükmedecek, çocuklarının çocukları ile onların torunları." Homeros, İlyada, XX, 307. Bu dizeler Vergilius'un Latince çevirisinden, Aeneis, III, 97, 98.

3-"...Yüzyıllarca sonra bir zaman gelecek, Okyanus Dünyayı kuşatan bağları gevşetecek Kocaman bir kara görünecek Typhis yeni dünyalar çıkaracak ortaya, Karaların son ucu Thule olmayacak artık."

Seneca, Medea, II, 374-378. Typhis, Argo gemisinin dümencisi, deniz serüvencilerinin simgesiydi. Thule ise Kuzey Avrupa'da bir adaydı. Kimilerine göre İzlanda, kimilerine göre de Shetland Adaları'ndan biriydi.

4-Polykrates, Samos kralıydı. Büyük donanmasıyla komşu adalarda, bütün Ege kıyılarında bir güç üstünlüğü kurmuş, bütün ticareti ele geçirmişti. Sardis Adası yöneticisi Oroestes kendisini konuk olarak çağırdı, sonra yakalatarak Magnesia'da çarmıha gerdirdi (İ.Ö. 522).

Polykrates'in kızı, gördüğü uğursuz düşten dolayı babasını bu yolculuktan alıkoymaya çalışmış, çabası para etmemişti.

5-Herodotos, III, 124.

6-Plutarkhos, Alexander. I.

7-"Philippi'de beni gene göreceksin." Appianus, Romaika, IV, 134.

8-"Sen de Galba hükmetmenin tadına bakacaksın." Suetonius, Galba, IV. Suetonius bu sözleri Tiberius'a değil de Augustus'a söyletir.

9-Tacitus, Historiae, IV, 13.

10-Suetonius, Dominitianus, 23.

11-Shakespeare 3, Henry VI (IV, 6) oyununda bu olaya yer verir.

12-Catherine de Medicis, II. Henri'nin kraliçesiydi. Kızlarının düğün törenine İngiltere Krallık Özel Alayı Komutanı Montgomery'yi de çağırmışlardı. Montgomery turnuvalara da katıldı. Mızrağından kopan bir parça II. Henri'nin gözüne saplandı. Kral bu yaradan, dokuz gün sonra öldü (1559).

13-When hempe is spunne England is done."

14-Britanya Kralı sanını ilk kullanan, Elizabeth'ten sonra gelen I. James olmuştu.

15-1588, İngilizlerin İspanya'nın yenilmez armadasını bozguna uğrattıkları yıldır.

16-Between the Baugh and the May.
The Blacke Fleete of Nomsay.
WAen that is come and göne,
England build houses of lime and stone,
For after Warres shallyou have None."

Baugh, İskoçya'da Edinburg yakınında Forth Koyu'nda bir kayanın, May ise bir adanın adı.

17-"Seksen sekiz, bir harikalar yılı." Regiomontanus ünlü gökbilimci Johannes Müller'in (1436-1476) Latince adıydı. Bu ad ona doğum yeri olan Mons Regius ya da Königsberg dolayısıyla takılmıştı. Çağının en ünlü gökbilimcisiydi. Roma'da ölmüştü.

18-Aristophanes, Atlılar adlı komedyasında, bir dericinin oğlu olan şarlatan Kleon'un, bir yılan, başka bir deyimle sucukçu önünde ne gülünç durumlara düştüğünü işler.

19-Platon Kritias diyalogunda yitik ülke Atlantis'in anlatılmasına geniş yer verir. Timaeos'da da değinir bu konuya kısaca. Bacon burada Kritias'ı ilk basımlarından birkaçına verilen adıyla Atlanticus diye anıyor.

  • Gizlilik Politikası ve Şartlar
  •   © 2007

    Back to TOP