Açık Toplum
|
Demokrasiyle birlikte kullanılagelen bir kavram olarak, birçokları yanında özellikle Bergson, Popper ve George Soros tarafından toplumun yaygın katılımına açık, toplumsal talepleri göz önünde bulunduran, topluma hesap veren, politikalarını herkesin görebileceği şeffaflıkta formüle eden, hukukun üstünlüğü altında kalan, serbest piyasa ekonomisine dayanan, temel hak ve hürriyetleri esas alan bir yönetim yapısı ve anlayışı diye tanımlanan toplum türü.
Söz konusu anlayışa göre, açık toplumda sistemin varlık nedeni insanların temel hak ve hürriyetlerini sağlamak ve onları mutlu etmektir. Bu bakımdan temel hak ve hürriyetler tam anlamıyla ancak açık toplumda garanti altına alınabilir. Yöneticilerin topluma hesap vermeleri, bütün politikaları şeffaflık ilkesine göre yürütmeleri ancak açık toplumda söz konusu olabilir. Ekonomik, sosyal ve siyasal sonuçları göz önünde bulundurulduğunda, aslında açık toplumun "liberal" bir topluma karşılık geldiğini söylenebilir.
Popper'a göre, açık toplum, bütün üyelerinin yönetime etkin bir biçimde katılabildikleri, iktidarı elinde tutanları ve hükümet politikalarını gereği gibi ve etkin biçimde eleştirebildikleri toplumdur. Politikalar her ne kadar birkaç kişi tarafından oluşturulsa da, hemen herkesin bu politikaları eleştirip, yargılayabilecek durumda olduğunu savunan Popper, açık toplum görüşü uyarınca, eleştiriye yer vermeyen her tür totaliter ve baskıcı öğretiye, bireylerin yeteneklerine göre gelişebilmelerine ve yükselebilmelerine izin vermeyen, tek sesli toplumsal-siyasi düzenlerin kapalı hiyerarşilerine, eğitimde beyin yıkama ve koşullamaya, insan toplumunun geleceğini birtakım model ve yasalara göre önceden belirlemeye çalışan tarihsel görüşlere şiddetle karşı çıkmıştır.
Popper'da, normal değişme süreçlerine yabancı olan kapalı toplumun karşısında yer alan ve etkinliğe, yaratıcılığa dayanan gelişme doğrltusu önceden kestirilemeyen liberal ve demokratik bir toplum modeli olarak tanımlanan açık toplum, tarihi iki toplum tipi ya da türü arasındaki bir mücadele olarak gören Bergson'da da, özgür, yaratıcı, reforcu ve yenilikçilere yer ve yüksek bir değer veren dinamik toplum diye tarif edilir. Kapalı toplum ise, Bergson'da dar görüşlü, yerleşik örf ve adetlerinlerin hakim olduğu, özgür olmayan, statik ve muhafazakar bir toplumdur. Ona göre, açık toplumun üyelerinin ahlaki bir evrenselciliğe yürekten yazıldıkları yerde, kapalı toplumun üyeleri kabile kültürü ve ilişkilerini, mutlak bir vatanseverliği benimserler.
Kaynak: Ahmet Cevizci - Paradigma felsefe sözlügü
Söz konusu anlayışa göre, açık toplumda sistemin varlık nedeni insanların temel hak ve hürriyetlerini sağlamak ve onları mutlu etmektir. Bu bakımdan temel hak ve hürriyetler tam anlamıyla ancak açık toplumda garanti altına alınabilir. Yöneticilerin topluma hesap vermeleri, bütün politikaları şeffaflık ilkesine göre yürütmeleri ancak açık toplumda söz konusu olabilir. Ekonomik, sosyal ve siyasal sonuçları göz önünde bulundurulduğunda, aslında açık toplumun "liberal" bir topluma karşılık geldiğini söylenebilir.
Popper'a göre, açık toplum, bütün üyelerinin yönetime etkin bir biçimde katılabildikleri, iktidarı elinde tutanları ve hükümet politikalarını gereği gibi ve etkin biçimde eleştirebildikleri toplumdur. Politikalar her ne kadar birkaç kişi tarafından oluşturulsa da, hemen herkesin bu politikaları eleştirip, yargılayabilecek durumda olduğunu savunan Popper, açık toplum görüşü uyarınca, eleştiriye yer vermeyen her tür totaliter ve baskıcı öğretiye, bireylerin yeteneklerine göre gelişebilmelerine ve yükselebilmelerine izin vermeyen, tek sesli toplumsal-siyasi düzenlerin kapalı hiyerarşilerine, eğitimde beyin yıkama ve koşullamaya, insan toplumunun geleceğini birtakım model ve yasalara göre önceden belirlemeye çalışan tarihsel görüşlere şiddetle karşı çıkmıştır.
Popper'da, normal değişme süreçlerine yabancı olan kapalı toplumun karşısında yer alan ve etkinliğe, yaratıcılığa dayanan gelişme doğrltusu önceden kestirilemeyen liberal ve demokratik bir toplum modeli olarak tanımlanan açık toplum, tarihi iki toplum tipi ya da türü arasındaki bir mücadele olarak gören Bergson'da da, özgür, yaratıcı, reforcu ve yenilikçilere yer ve yüksek bir değer veren dinamik toplum diye tarif edilir. Kapalı toplum ise, Bergson'da dar görüşlü, yerleşik örf ve adetlerinlerin hakim olduğu, özgür olmayan, statik ve muhafazakar bir toplumdur. Ona göre, açık toplumun üyelerinin ahlaki bir evrenselciliğe yürekten yazıldıkları yerde, kapalı toplumun üyeleri kabile kültürü ve ilişkilerini, mutlak bir vatanseverliği benimserler.
Kaynak: Ahmet Cevizci - Paradigma felsefe sözlügü