GOETHE - SEÇMELER-2
|
AMAÇ
1-Amacı olan kimse araçlarınıda istemeli, ufak tefek tatsızlıkları aşmalı ve kendisi için kişiliginin gücüne güvenecek kadar cömert düşünmelidir.
2-Amacına ulaşmak mı istiyorsun? O halde kendi yolunu kesme.
3-Daha yüksegine ulaşalım diye, aslında iyice gözümüze kestirdigimiz bir hedeften nasıl da saptırırız kendimizi.
4-Amacı istemek ve araçları hor görmemek ne kadar güç.
5-Kimsenin ugraşısına karışmam ki, bende kendi keyfimce yaşayabileyim.
6-Mükemmelde oyalanmak güçtür, ileri gidemeyense geriler.
7-Ereğe yaklaştıkça güçlükler büyür.
EKSİK
1-Her insanın neyi eksik diye degil, hala neyi kaybolmamış diye bak.
ERKEK
1-Erkekler kendileriyle hep zıtlık içindedirler.
2-Bir erkek her zaman kolay degildir.
3-Bir adama deger vermek için onu denemeyi bilmek gerekir.
4-İyi bir karın mı olsun istiyorsun? Öyleyse tam bir koca ol.
5-Hiçbir erkegin gözü aşagıda olmamalı,yukarı en yüksek kadınlara yönelmeli.
6-İki cinsten herbiri ötekinden kendi başardıgı şeyi ister ve ancak şöyle memnun olur:"erkek, kadın onun sözünü dinlerse; Kadınsa, erkek ona yardım eder ,hizmet eder, dikkat eder, kibar olursa. Böylece aşkta rolleri degiştirirler, erkek hakim olmak için hizmet eder; kadın hakim olmak için söz dinler.
7-erkekler daha çok tek tek şeyleri,karşılarındaki şeyleri düşünürler ve haklıdırlarda.çünkü iş yapmak,etki etmektir görevleri.buna karşılık kadınlar daha çok hayatta birleştirici olan şeyi düşünürler ve aynı derecede haklıdırlar,çünkü onların kaderi bu ilişkiye baglıdır ve işte bu birleştirici şeyde onlardan beklenmektedir.
ESİRGEMEK
1-Halkın içinde yaşıyorsan şuna alış ki; hiç kimse bir başkasını esirgemez.
2-Kendini esirgeyen, kendi kendine tekin görünmemeli.
EŞİTLİK
1-Eşitlik ve özgürlügü vaad eden yasa koyucular ya devrimcidirler ya hayalperesttirler yada şarlatan.
ETKİ-İZLENİM
1-Kadınlar ilk izlenimlere güvenecek ve bunları cesaretle dile getirecek kadar mutludurlar.
2-İlk izlenim sorunu tuhaf birşeydir. O hep hakikatle yalanın yüksek derecede bir karışımıdır.
3-Ne var ki insan belli küstahça bir kibrinden dolayı kendini maddi etkilerden çok manevi etkilere karşı daha emin sanır.
4-En güzel etki, iki benzer ruhun birbirine yaptıgı etkidir.
EV
1-Evin kıymeti ancak akşam oldugu zaman anlaşılır.
2-Kötü bir ev iyi insanları küçültür.
3-Temiz bir eve girmek, isterse zevksiz süslenmiş olsun insana zevk verir; çünkü bize hiç olmazsa bir yanıyla işlenmiş bir insanın varlıgını gösterir.
EVET
1-Pek çok şeye katlanmak zorunlulugunu, bir tek 'evet' sözü dogurur.
EVLİLİK
1-Anlıyorum ki evlilikte bazen kavga etmek gerekir, çünkü bu sayede insan birbirini tanır.
2-Dünyada bu kadar çok hareketli şeyin arasında evliligin sonsuz süreklilige dayanması, onun aksayan bir yanıdır.
3-Erkeklerde, kadınlarda yanlızca kasıtlı olarak sadakatsizlik ederler.
EVREN
1-Gecenin içinde kalan kimse, alaca karanlıgı gündüz sayar, bulutlu bir günü ise güneşli. Ya güneş dogunca ne olur?
GELİŞİM
1-Neler degişmedi ki; dünya dönerken kendide ekseni etrafında dönebilene ne mutlu.
2-Her ilerleme bir cesaret işidir ve ancak cesaret sayesinde kesin olarak ilerlenir.
3-İnsan kendinden ve dünyadaki şeylerden biraz olsun emin oluncaya kadar çok gömlek degiştirir.
GENÇLİK
1-Gençlik, şarapsız sarhoşluktur.
2-Gençlik, yol gösterilmek ihtiyacı duyar.
3-Gençlik ve halk hep tehlike ve kargaşalıga koşar.
4-İzlenimleri taptaze ve güçlü algılamak, gençligin özenilecek bir mutlulugudur. Eleştirici bilgi arttıkça o saf zevklerin kaynagı kurur.
5-İnsan gençlikte diledigine ihtiyarlıkta bol bol sahiptir.
6-Hatalar zarara dönüşünce, gençlik çok şaşırır; kendini toparlar, pişman oldugunu düşünür. İhtiyarlıkta insan ne şaşırır ne de pişman olur.
7-Gençlikte insan ayrıntıyı esas, esası ayrıntı olarak görür; yaşlılıkta tersi olur.
8-Bir insan yirmi yaşında genç degilse, kırkında nasıl olsun?
9-İnsan gençken hiçbirşeyde tam degildir.
10-Hiçbir gençlik hatasını ihtiyarlıga taşımamalı, çünkü yaşlılıgın zaten kendi kusurları vardır.
11-Kan akrabalıgı gibi gençlik arkadaşlıklarıda şu önemli özellige sahiptir; ne çeşit olursa olsun yanılmalar ve anlaşmazlıklar onlara temelden zarar vermezler ve bir zaman sonra eski ilişkiler yeniden canlanır.
12-Gençlik izlenimleri en küçük ayrıntılarına kadar silinmez.
FELSEFE
1-Yakından incelenirse her türlü felsefe anlamsız dilde insan aklından başka bir şey degildir.
2-Felsefe, aklın sınırlarına işaret eder ve onları sözle çözmeye çalışır.
3-Çok iyi biliyorum ki körler daha iyi hisseder, sagırlar daha iyi görürler, ama halk hangi organıyla felsefe yapar ki?
4-Toplumun içinde felsefe yapmak, çözümü olmayan problemler üzerinde hararetle sohbet etmek demektir.
5-Felsefe yapan kimse kendinden önceki dünyanın ve kendi kuşagının tasarım biçimleriyle uyuşmuyor demektir.
6-İnsanları zihniyetler birleştirir, düşünceler ayırır.
7-Eklektik bir felsefe yoktur, olsa olsa eklektik filozoflar vardır.
8-Mistisizm, gönlün skolastigi, duygunun diyalektigidir.
9-Eleştirici bir idealist felsefeye şükran duyuyorum; dikkatimi kendi üstüme yöneltmemi sagladı, bu çok büyük bir kazançtır, ama bu felsefe nesneye hiç ulaşamıyor, nesneyi genel insan aklının yaptıgı gibi kabullenmeliyiz ki ona karşı degişmeyen bir ilişki içinde hayatın tadını çıkarabilelim.
10-Diyalektik, insana nesnelerin farkını tanımayı ögrensin diye verilmiş olan karşı çıkma ruhunun ögretimidir.
11-Hep bütün olana dogru çabala ve eger kendin bir bütün olamıyorsan, hizmet eden bir üye olarak bütüne katıl.
12-Ciddi bir şekilde kendi derinliklerine inen bir kimse kendinin hep yarım oldugunu görecektir; daha sonra kendini bütüne tamamlamak için ister bir kıza, ister dünyaya el atsın farketmez.
GERÇEK-GERÇEKLİK
1-İdeal olanda coşku, gerçek olanda tutarlılık önemlidir.
GİYİM
1-Kıyafetin renginden insanın düşünce tarzı, biçimindende yaşayış tarzı anlaşılır.
2-Yaşlı adama ne düşünce biçiminde, ne de kıyafette modaya uymak yakışır.
3-Gözlük kullanan, kendini oldugundan daha akıllı sayar, çünkü onun dış duyusu bunun sonucu iç yargılama gücüyle denge durumunun dışına çıkmıştır; kendi hakiki iç varlıklarını bu dışardan eklenmiş sahte varlıkla bir dereceye kadar dengeleyebilmek için oldukça yüksek bir kültür gerekir ki bunuda ancak kusursuz kişiler becerebilir.gözlük kullandıkça başka bir insan oluyorum ve kendimi hiç begenmiyorum.
GİZLEMEK
1-Tutkularını, egilimlerini, niyetlerini ve planlarını gizlemeyi bilmeyen, dünyada hiçbir şeye ulaşamadıgı gibi köşe bucak rahatsız edilir ve alaya alınır.
2-Sonuna kadar soyulmak istemiyorsan, altınını, kaçışını, inancını sakla.
GOETHE
1-Yeryüzünde benim için zaralı ve öldürücü olabilecek şeyler arasında kızgınlık en sonuncusudur.
2-Ah, ben yanlız oldugum zamanlar çok konuşkan bir insanım.
3-Aşk bana herşeyi veriyor, onun olmadıgı yerde havanda su döver gibiyim.
4-İyi degilim... çünkü ne aşıgım ne de kimse bana aşık.
5-Kendini, çıkarını düşünmemek, hele aşkta ve dostlukta! bu en yüksek zevkim, ilkem ve uygulamam olmuştur.
6-Artık bir şeyler yaratmak ve kafamı tam olarak işletmekten başka bir şey istemiyorum. Gençligimden beri bu dertten çekerim. Allah verede kurtulsam !
7-Herşeyin tat vermesini istiyorum, yanlızca herşeyin yararlı olmasına bakıyorum ve bunuda başarıyorum.
8-Gördügüm, duydugum ne varsa hepsini topladım ve degerlendirdim.eserlerim çeşitli binlerce insanla beslendi; cahiller, bilgeler, kafalı adamlar, aptal kafalar, çocuklar, yaşlılar hepsi bana gelip düşüncelerini, yeteneklerini, umutlarını, varlık biçimlerini sundular; çogu zaman başkalarının ektigi yerden ürün topşadım. Eserim, derleyen birinin eseridir ve adıda Goethe'dir.
9-İnsan, dunyanın hoşuna gidecek bir şey yaptımı o zaman dünya böyle bir şeyi ikinci bir kez yapmamız için elinden geleni yapar.
10-Yinede felsefe beni hiçbir zaman bir türlü aydınlatamadı.
11-İyice bilincindeyim ki benim bütün kültürüm uygulamalı olmak zorundadır.
12-Benimkiler popüler olamaz, bunu düşünen ve buna çabalayan yanılıyor. Onlar yıgın için degil, tek tek insanlar için yazılmıştır. Benzer birşey isteyen, arayan ve aynı yönlerde bulunan insanlar için.
13-Dünyanın yaradılışı konusunda tam inanabilecegim bir dini açıklama tarzı bulamadım.
14-Meslegimde yazar olmak, büyük yıgın ne istiyor, herkese nasıl yararlı olurum diye hiç sormamışımdır. Hep amacım kendimi daha kavrayışlı ve daha iyi hale getirmek kişiligimin özünü yükseltmek, sonra iyi ve dogru bildigim şeyleri dile getirmek olmuştur.
15-Ben ne akşamları nede geceleri çalışmışımdır, Yanlızca sabahları; günün kaymagını o zaman alırdım, çünkü geri kalan zaman peynirleşebilirdi.
GÖRÜNMEK
1-Öyleyse bırak, birşey oluncaya kadar öyle görüneyim.
GÖZYAŞI
1-Gözyaşı olanlara ne mutlu.
GÜÇ-KUVVET
1-Bir kuvvet ötekine egemen olur, ama hiçbiri ötekini oluşturamaz.
2-Hiç kimse denemeden gücünün neye yettigini bilmez.
GÜZELLİK
1-Güzelligin de, egilimin de degeri kaybolur, Yanlız altının degeri durur.
2-Güzellik, her yerde aranan bir konuktur.
3-Güzellik, görünüşten kaynaklanır, o bir görünüştür ve sanatın en yüksek amacı olarak sayılmaz. Yanlızca tamamiyle karakteristik olan güzel sayılmayı hakeder, karaktersiz hiç bir güzellik olmaz.
4-Güzelligi ve düşünceyi uzak tutmak gerekir, eger onun uşagı olunmak istenmiyorsa.
5-Yalın güzeli, güzelden anlayan degerlendirir; süslü ise yıgına seslenir.
1-Amacı olan kimse araçlarınıda istemeli, ufak tefek tatsızlıkları aşmalı ve kendisi için kişiliginin gücüne güvenecek kadar cömert düşünmelidir.
2-Amacına ulaşmak mı istiyorsun? O halde kendi yolunu kesme.
3-Daha yüksegine ulaşalım diye, aslında iyice gözümüze kestirdigimiz bir hedeften nasıl da saptırırız kendimizi.
4-Amacı istemek ve araçları hor görmemek ne kadar güç.
5-Kimsenin ugraşısına karışmam ki, bende kendi keyfimce yaşayabileyim.
6-Mükemmelde oyalanmak güçtür, ileri gidemeyense geriler.
7-Ereğe yaklaştıkça güçlükler büyür.
EKSİK
1-Her insanın neyi eksik diye degil, hala neyi kaybolmamış diye bak.
ERKEK
1-Erkekler kendileriyle hep zıtlık içindedirler.
2-Bir erkek her zaman kolay degildir.
3-Bir adama deger vermek için onu denemeyi bilmek gerekir.
4-İyi bir karın mı olsun istiyorsun? Öyleyse tam bir koca ol.
5-Hiçbir erkegin gözü aşagıda olmamalı,yukarı en yüksek kadınlara yönelmeli.
6-İki cinsten herbiri ötekinden kendi başardıgı şeyi ister ve ancak şöyle memnun olur:"erkek, kadın onun sözünü dinlerse; Kadınsa, erkek ona yardım eder ,hizmet eder, dikkat eder, kibar olursa. Böylece aşkta rolleri degiştirirler, erkek hakim olmak için hizmet eder; kadın hakim olmak için söz dinler.
7-erkekler daha çok tek tek şeyleri,karşılarındaki şeyleri düşünürler ve haklıdırlarda.çünkü iş yapmak,etki etmektir görevleri.buna karşılık kadınlar daha çok hayatta birleştirici olan şeyi düşünürler ve aynı derecede haklıdırlar,çünkü onların kaderi bu ilişkiye baglıdır ve işte bu birleştirici şeyde onlardan beklenmektedir.
ESİRGEMEK
1-Halkın içinde yaşıyorsan şuna alış ki; hiç kimse bir başkasını esirgemez.
2-Kendini esirgeyen, kendi kendine tekin görünmemeli.
EŞİTLİK
1-Eşitlik ve özgürlügü vaad eden yasa koyucular ya devrimcidirler ya hayalperesttirler yada şarlatan.
ETKİ-İZLENİM
1-Kadınlar ilk izlenimlere güvenecek ve bunları cesaretle dile getirecek kadar mutludurlar.
2-İlk izlenim sorunu tuhaf birşeydir. O hep hakikatle yalanın yüksek derecede bir karışımıdır.
3-Ne var ki insan belli küstahça bir kibrinden dolayı kendini maddi etkilerden çok manevi etkilere karşı daha emin sanır.
4-En güzel etki, iki benzer ruhun birbirine yaptıgı etkidir.
EV
1-Evin kıymeti ancak akşam oldugu zaman anlaşılır.
2-Kötü bir ev iyi insanları küçültür.
3-Temiz bir eve girmek, isterse zevksiz süslenmiş olsun insana zevk verir; çünkü bize hiç olmazsa bir yanıyla işlenmiş bir insanın varlıgını gösterir.
EVET
1-Pek çok şeye katlanmak zorunlulugunu, bir tek 'evet' sözü dogurur.
EVLİLİK
1-Anlıyorum ki evlilikte bazen kavga etmek gerekir, çünkü bu sayede insan birbirini tanır.
2-Dünyada bu kadar çok hareketli şeyin arasında evliligin sonsuz süreklilige dayanması, onun aksayan bir yanıdır.
3-Erkeklerde, kadınlarda yanlızca kasıtlı olarak sadakatsizlik ederler.
EVREN
1-Gecenin içinde kalan kimse, alaca karanlıgı gündüz sayar, bulutlu bir günü ise güneşli. Ya güneş dogunca ne olur?
GELİŞİM
1-Neler degişmedi ki; dünya dönerken kendide ekseni etrafında dönebilene ne mutlu.
2-Her ilerleme bir cesaret işidir ve ancak cesaret sayesinde kesin olarak ilerlenir.
3-İnsan kendinden ve dünyadaki şeylerden biraz olsun emin oluncaya kadar çok gömlek degiştirir.
GENÇLİK
1-Gençlik, şarapsız sarhoşluktur.
2-Gençlik, yol gösterilmek ihtiyacı duyar.
3-Gençlik ve halk hep tehlike ve kargaşalıga koşar.
4-İzlenimleri taptaze ve güçlü algılamak, gençligin özenilecek bir mutlulugudur. Eleştirici bilgi arttıkça o saf zevklerin kaynagı kurur.
5-İnsan gençlikte diledigine ihtiyarlıkta bol bol sahiptir.
6-Hatalar zarara dönüşünce, gençlik çok şaşırır; kendini toparlar, pişman oldugunu düşünür. İhtiyarlıkta insan ne şaşırır ne de pişman olur.
7-Gençlikte insan ayrıntıyı esas, esası ayrıntı olarak görür; yaşlılıkta tersi olur.
8-Bir insan yirmi yaşında genç degilse, kırkında nasıl olsun?
9-İnsan gençken hiçbirşeyde tam degildir.
10-Hiçbir gençlik hatasını ihtiyarlıga taşımamalı, çünkü yaşlılıgın zaten kendi kusurları vardır.
11-Kan akrabalıgı gibi gençlik arkadaşlıklarıda şu önemli özellige sahiptir; ne çeşit olursa olsun yanılmalar ve anlaşmazlıklar onlara temelden zarar vermezler ve bir zaman sonra eski ilişkiler yeniden canlanır.
12-Gençlik izlenimleri en küçük ayrıntılarına kadar silinmez.
FELSEFE
1-Yakından incelenirse her türlü felsefe anlamsız dilde insan aklından başka bir şey degildir.
2-Felsefe, aklın sınırlarına işaret eder ve onları sözle çözmeye çalışır.
3-Çok iyi biliyorum ki körler daha iyi hisseder, sagırlar daha iyi görürler, ama halk hangi organıyla felsefe yapar ki?
4-Toplumun içinde felsefe yapmak, çözümü olmayan problemler üzerinde hararetle sohbet etmek demektir.
5-Felsefe yapan kimse kendinden önceki dünyanın ve kendi kuşagının tasarım biçimleriyle uyuşmuyor demektir.
6-İnsanları zihniyetler birleştirir, düşünceler ayırır.
7-Eklektik bir felsefe yoktur, olsa olsa eklektik filozoflar vardır.
8-Mistisizm, gönlün skolastigi, duygunun diyalektigidir.
9-Eleştirici bir idealist felsefeye şükran duyuyorum; dikkatimi kendi üstüme yöneltmemi sagladı, bu çok büyük bir kazançtır, ama bu felsefe nesneye hiç ulaşamıyor, nesneyi genel insan aklının yaptıgı gibi kabullenmeliyiz ki ona karşı degişmeyen bir ilişki içinde hayatın tadını çıkarabilelim.
10-Diyalektik, insana nesnelerin farkını tanımayı ögrensin diye verilmiş olan karşı çıkma ruhunun ögretimidir.
11-Hep bütün olana dogru çabala ve eger kendin bir bütün olamıyorsan, hizmet eden bir üye olarak bütüne katıl.
12-Ciddi bir şekilde kendi derinliklerine inen bir kimse kendinin hep yarım oldugunu görecektir; daha sonra kendini bütüne tamamlamak için ister bir kıza, ister dünyaya el atsın farketmez.
GERÇEK-GERÇEKLİK
1-İdeal olanda coşku, gerçek olanda tutarlılık önemlidir.
GİYİM
1-Kıyafetin renginden insanın düşünce tarzı, biçimindende yaşayış tarzı anlaşılır.
2-Yaşlı adama ne düşünce biçiminde, ne de kıyafette modaya uymak yakışır.
3-Gözlük kullanan, kendini oldugundan daha akıllı sayar, çünkü onun dış duyusu bunun sonucu iç yargılama gücüyle denge durumunun dışına çıkmıştır; kendi hakiki iç varlıklarını bu dışardan eklenmiş sahte varlıkla bir dereceye kadar dengeleyebilmek için oldukça yüksek bir kültür gerekir ki bunuda ancak kusursuz kişiler becerebilir.gözlük kullandıkça başka bir insan oluyorum ve kendimi hiç begenmiyorum.
GİZLEMEK
1-Tutkularını, egilimlerini, niyetlerini ve planlarını gizlemeyi bilmeyen, dünyada hiçbir şeye ulaşamadıgı gibi köşe bucak rahatsız edilir ve alaya alınır.
2-Sonuna kadar soyulmak istemiyorsan, altınını, kaçışını, inancını sakla.
GOETHE
1-Yeryüzünde benim için zaralı ve öldürücü olabilecek şeyler arasında kızgınlık en sonuncusudur.
2-Ah, ben yanlız oldugum zamanlar çok konuşkan bir insanım.
3-Aşk bana herşeyi veriyor, onun olmadıgı yerde havanda su döver gibiyim.
4-İyi degilim... çünkü ne aşıgım ne de kimse bana aşık.
5-Kendini, çıkarını düşünmemek, hele aşkta ve dostlukta! bu en yüksek zevkim, ilkem ve uygulamam olmuştur.
6-Artık bir şeyler yaratmak ve kafamı tam olarak işletmekten başka bir şey istemiyorum. Gençligimden beri bu dertten çekerim. Allah verede kurtulsam !
7-Herşeyin tat vermesini istiyorum, yanlızca herşeyin yararlı olmasına bakıyorum ve bunuda başarıyorum.
8-Gördügüm, duydugum ne varsa hepsini topladım ve degerlendirdim.eserlerim çeşitli binlerce insanla beslendi; cahiller, bilgeler, kafalı adamlar, aptal kafalar, çocuklar, yaşlılar hepsi bana gelip düşüncelerini, yeteneklerini, umutlarını, varlık biçimlerini sundular; çogu zaman başkalarının ektigi yerden ürün topşadım. Eserim, derleyen birinin eseridir ve adıda Goethe'dir.
9-İnsan, dunyanın hoşuna gidecek bir şey yaptımı o zaman dünya böyle bir şeyi ikinci bir kez yapmamız için elinden geleni yapar.
10-Yinede felsefe beni hiçbir zaman bir türlü aydınlatamadı.
11-İyice bilincindeyim ki benim bütün kültürüm uygulamalı olmak zorundadır.
12-Benimkiler popüler olamaz, bunu düşünen ve buna çabalayan yanılıyor. Onlar yıgın için degil, tek tek insanlar için yazılmıştır. Benzer birşey isteyen, arayan ve aynı yönlerde bulunan insanlar için.
13-Dünyanın yaradılışı konusunda tam inanabilecegim bir dini açıklama tarzı bulamadım.
14-Meslegimde yazar olmak, büyük yıgın ne istiyor, herkese nasıl yararlı olurum diye hiç sormamışımdır. Hep amacım kendimi daha kavrayışlı ve daha iyi hale getirmek kişiligimin özünü yükseltmek, sonra iyi ve dogru bildigim şeyleri dile getirmek olmuştur.
15-Ben ne akşamları nede geceleri çalışmışımdır, Yanlızca sabahları; günün kaymagını o zaman alırdım, çünkü geri kalan zaman peynirleşebilirdi.
GÖRÜNMEK
1-Öyleyse bırak, birşey oluncaya kadar öyle görüneyim.
GÖZYAŞI
1-Gözyaşı olanlara ne mutlu.
GÜÇ-KUVVET
1-Bir kuvvet ötekine egemen olur, ama hiçbiri ötekini oluşturamaz.
2-Hiç kimse denemeden gücünün neye yettigini bilmez.
GÜZELLİK
1-Güzelligin de, egilimin de degeri kaybolur, Yanlız altının degeri durur.
2-Güzellik, her yerde aranan bir konuktur.
3-Güzellik, görünüşten kaynaklanır, o bir görünüştür ve sanatın en yüksek amacı olarak sayılmaz. Yanlızca tamamiyle karakteristik olan güzel sayılmayı hakeder, karaktersiz hiç bir güzellik olmaz.
4-Güzelligi ve düşünceyi uzak tutmak gerekir, eger onun uşagı olunmak istenmiyorsa.
5-Yalın güzeli, güzelden anlayan degerlendirir; süslü ise yıgına seslenir.
3 Yorumlar
çok yerinde tesbitler.ne de olsa o bir üstad!!
gördügüm,duydugum ne varsa hepsini topladım ve degerlendirdim.eserlerim çeşitli binlerce insanla beslendi;cahiller,bilgeler,kafalı adamlar,aptal kafalar,çocuklar,yaşlılar hepsi bana gelip düşüncelerini,yeteneklerini,umutlarını,
varlık biçimlerini sundular;çogu zaman başkalrının ektigi yerden ürün topşadım.eserim,derleyen birinin eseridir ve adıda Goethe'dir!!
BİR ÜSTAD DAHA NE KADAR YOLGÖSTERİCİ OLABİLİR!!
Her insanın neyi eksik diye değil,hala neyi kaybolmamış diye bak....